
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE SIK KARŞILAŞILAN DAVRANIŞ PROBLEMLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Okul öncesi dönemdeki akran ilişkileri, yaşamdaki ilk örnekler olmakla birlikte tüm gelişim alanlarını etkileyebilecek çok önemli işlevlere sahiptir.
Davranış bozukluğu, biyolojik, aile, sosyal ortam ya da okul gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bunun yanında,
Ebeveyn reddi
Ebeveyn baskısı
Sağlıksız ya da tutarsız disiplin tarzı, ebeveyn ve aile içerisinde uygulanan yanlış tutum ve davranışlar
Bebeklik dönemindeki yetersiz bakım
Şiddete maruz kalma
Duygusal bir travma yaşama (boşanma, ölüm gibi)
Fiziksel sağlık problemi
Yetersiz ve dengesiz beslenme
Kalıtsal faktörler gibi durumlar da davranış bozukluğuna neden olur.
Çocukluk döneminden başlayan davranış bozukluğu özellikle 5-6 yaş aralığında görülebilir. Çocuklara bu dönemde müdahale edilerek tedavi edilmesi oldukça önemlidir.
Davranış bozukluğu olan çocuklar sosyal çevrede kavga çıkarma, yalana başvurma, sürekli ağlama ve ağlayarak istediğini yaptırma, arkadaşlarına veya arkadaşlarının eşyalarına zarar vermek gibi acımasız davranışlar şeklinde belirtiler ortaya koyduğundan ayırt edilebilir.
Okul öncesinde görülen davranış problemlerine çözüm önerileri
1. Dikkat Dağınıklığı ve Hiperaktivite
Okul öncesi dönemdeki çocuklarda dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite, ebeveynlerin sıkça karşılaştığı zorluklardan biridir.
Çocuğunuzun dikkatini toplamasına yardımcı olacak sakin bir öğrenme ortamı sağlayın. Gürültülü veya dağınık bir ortam, dikkatini dağıtabilir ve hiperaktiviteyi artırabilir.
Açık ve anlayışlı bir iletişim kurarak çocuğunuzun duygularını ifade etmesine yardımcı olun.
Parkta ve açık havada akranları ile kurallı çocuk oyunları oynaması için ortamlar hazırlayın. Yönergelere uyması konusunda onu motive edin.
2. Paylaşım Problemleri
Oyuncaklarını veya zamanlarını paylaşmak konusunda isteksiz olabilirler. Ancak, paylaşım becerisini geliştirmek mümkündür. Bu konuda sızın tutum ve davranışlarınız önemli ve etkilidir. Çocuğunuz sizin davranışlarınızı kopyalayacaktır.
Çocuğunuza paylaşmanın önemini göstermek için kendi davranışlarınızı modelleyin. Örneğin, aile içinde veya arkadaş çevrenizde “paylaşıma” örnek olabilecek davranışlarda bulunun. Çocuklarınıza paylaşıma teşvik edici aktiviteler düzenleyin. Birlikte yaptığınız aktivitelerden ortaya çıkan ürünleri hediye etmesi için ortamlar hazırlayın.
Çocuğunuz paylaştığında onu takdir edin ve ödüllendirin.
3. Öfke Nöbetleri:
Çocuğunuzun duygularını anlamaya çalışın ve onunla duygudaşlık kurun. Unutmayın ki çocuklar aile içinde ve sosyal yaşamı gözlemler ve yaşanan olaylardan etkilenirler. Televizyondaki haber programlarından, toplumsal olaylardan çekirdek ve büyük ailede yaşanan çatışma ve olaylar, onların iç dünyasında anlam bulamadıkları sorunlara yol açabilir. Şiddet içeren bilgisayar oyunları da keza etki edecektir.
Öfke nöbetleri sırasında sakin kalmak önemlidir. Kendinizi kontrol altında tutarak çocuğunuzun sakinleşmesine yardımcı olabilirsiniz. Çocuk sakinleştikten sonra konuşmayı deneyebilirsiniz.
4. Yeme Problemleri
Yemek yeme sürecini stresten ve baskıdan uzak bir ortamda geçirin.
Farklı lezzetleri denemek için çeşitli yiyecek seçenekleri sunun ve çocuğunuzun sevdiği yiyecekleri bulmaya çalışın. Masaya ailece oturun ve yemek kurallarına tüm aile fertlerinin uymasını sağlayın. Duygusal yeme bozukluğu oluşmuşsa dengeli beslenme planı yapmalı ve çocuğa yemek yerken eşlik edilmeli ,yemek ödül olarak sunulmamalı ve yemek esnasında bir şey izletilmemelidir.
5. Uyku Problemleri
Çocuğunuz için uyku öncesi rutinler oluşturarak, onun uyku saatlerine alışmasını sağlayın.
Uyku öncesi rahatlatıcı aktiviteler, çocuğunuzun uykuya dalmasını kolaylaştırabilir. Örneğin, kitap okuma, hafif müzik dinletme veya masal anlatma gibi aktiviteler deneyebilirsiniz.
Unutmayın, her çocuk farklıdır ve farklı yöntemler işe yarayabilir. Çocuğunuzla sağlıklı bir iletişim kurmak ve onun duygularını anlamak, bu süreçte önemli bir rol oynar.
Ceyda Yücetürk Karakaya
Aile Danışmanı
Bir yanıt bırakın