Akıllı telefon pazarı son periyotta Galaxy S25 Edge ve iPhone 17 Air gibi daha ince dizayna sahip modellere yönelmeye başladı. Önümüzdeki yıl bu çeşit aygıtların daha fazla yaygınlaşması beklenirken, ince tasarım nedeniyle oluşan kısıtlamaların nasıl aşılacağı merak konusu. Bu noktada, eSIM teknolojisinin devreye girmesiyle birlikte fiziksel SIM kart yuvasının rafa kalktığını görebiliriz. eSIM standart olabilir
Sızdırılan bilgilere nazaran, Snapdragon 8 Seçkine Gen 2 işlemcili kimi aygıtlar fizikî SIM kart yuvası yerine eSIM teknolojisini benimseyerek alan tasarrufu sağlamayı hedefliyor. Bilmeyenler için eSIM, direkt aygıta entegre edildiğinden, nano SIM kartlardan bile daha az yer kaplayarak üreticilere ekstra donanım için alan kazandırıyor.
Öte yandan bu teknolojinin hala birtakım kısıtlamaları mevcut. Örneğin fiziksel SIM kartlar hâlâ en geniş ağ uyumluluğunu sunarken, eSIM takviyesi birçok ülkede ve operatörde tam manasıyla oturmuş değil.
Apple’ın uzun müddettir eSIM teknolojisine geçiş sürecini başlattığı göz önüne alındığında, iPhone 17 Air modelinin bu değişime çarçabuk adapte olması mümkün. Lakin Android ekosistemi için bu durum nispeten yeni bir gelişme olacak. Xiaomi, OnePlus, OPPO üzere Çinli üreticilerin bu hususta öncü rol üstlenmesi olası olsa da, lokal pazarın eSIM’e ne kadar süratli adapte olacağı merak konusu.
Bir yanıt bırakın