
Varis, bacaklarda derinin hemen altında yer alan toplardamarların genişlemesidir. Bu genişleme ile bacaklarda ki toplardamarlar kanı kalbe geri götürme yeteneğini kısmen yitirir. Bunun sonucunda göllenme ile toplardamarlar kavramlaşarak şişer ve ciltte kabarık bir görüntü oluşturur. İşte kabarık hale gelen bu oluşuma varis denir. Bu durumun bacağın iç kısmında yer alan derin toplardamarlarda görülmesine ise iç varis adı verilir.
Varis hastalığının tipleri temelde üçe ayrılır.
A.) Derin Venöz Yetmezlik (İç varis): bacağın en iç kısmında kemiğe en yakın giden ana toplardamarlarda, kanın geriye kaçması sonucunda bacakta görülen şişme ve ağrılarla karakterize varis tipidir.
B.) Yüzeysel Venöz Yetmezlik: bacaklarda yüzeyel toplardamarlarda, kanın kalbe doğru değil de geri ayağa doğru gitmesi sonucunda oluşan varis tipidir.
C.) Kılcal Varisler: cilt üzerinde ince genellikle mor ve ya kırmızı tonlarda görülen toplardamar genişlemesidir.
Varis, toplumda 20 ila 70 yaş insanlarda görülen bir hastalıktır.
Varisin belirtileri arasında bacak damarlarında gözle görülen belirginleşme, damarların ciltte kabarıklaşması ile birlikte kıvrımlı hal almaları, ağrı, kaşıntı, özellikle geceleri artan yanmalar, kramplar dolgunluk görülür.
Varis hastalıklarına tanı konması ilk olarak en başta hekim tarafından detaylı bir fizik muayene ile konulur. Daha sonra altın standart niteliğinde olan doopler ultrasonografi ile tanı konur. Bu yöntemde ses dalgaları aracılığı ile toplardamarların yapısı, içlerinde pıhtı olup olmadığı, akım hızı ve yönü tayin edilebilir.
Tedavisi ise cerrahidir. Varis çorabı tedavi için büyük rol oynayan etkenler arasındadır.
Bir yanıt bırakın